BM Cenevre Ofisi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, oturuma katılan Filistinli yetkililer, İsrail'in istekleri nedeniyle bazı üyelerin İHK'nin çalışmalarını siyasallaştırmasından üzüntü duyduğunu belirtti.
"Bugün Filistin Devleti'nden 6 milyondan fazla mülteci var ve binlerce insan Siyonist çeteler tarafından öldürüldü" diyen Filistinli yetkililer, İsrail'in 1967'den bu yana sürdürdüğü işgal uygulamalarının daha vahşi ve barbarca hal aldığını dile getirdi.
Filistinli yetkililer, bu yıl 248 kişinin İsrailliler tarafından öldürüldüğünü, gazetecilerin ve sağlık çalışanlarının hedef alındığını, çok sayıda idari gözaltı kararı çıkarıldığını ifade etti.
İsrail'in işgaline son vermesi için uluslararası toplumun tarihi ve hukuki sorumluluk üstlenmesi gerektiği de vurgulandı.
Oturum sırasında İsrail'in temsil edilmediği aktarıldı.
Genel tartışma sırasında bazı konuşmacılar, işgal altındaki Filistin topraklarında uluslararası insan hakları hukukunun ihlaline ilişkin ciddi endişelerini dile getirdi.
Kendi kaderini tayin etme hakkından yoksun bırakılma, yargısız infazlar, hareket ve toplanma özgürlüğünün kısıtlanması ve yasa dışı yerleşimlerin Filistin halkına yönelik insan hakları ihlallerinin göze çarpan tezahürlerinden bazıları olduğu vurgulandı.
İsrail, Filistin topraklarında uluslararası hukuk ihlallerine devam ettiği sürece sahadaki durumun kötüye gitmeyi sürdüreceği belirtildi.
İsrail işgal güçlerinin ve yerleşimcilerin Filistin köylerine, kasabalarına ve şehirlerine yönelik baskın ve saldırı politikalarına değinilen tartışmada, çocuklar da dahil Filistinli sivillerin her gün ve sürekli öldürülmeye maruz kaldığı ifade edildi.
- İsrail'e "tüm insan hakları ihlallerinin derhal sona erdirilmesi" çağrısı yapıldı
Konuşmacılar, Doğu Kudüs'teki pek çok Filistinli ailenin zorla tahliyesi ve yerinden edilmesinden de endişe duyduğunu, bu zorla nakillerin savaş suçu anlamına gelebileceğini söyledi.
Filistin topraklarında İsrail yerleşimlerinin devam etmesi ve genişletilmesi, arazilerin kamulaştırılması, evlerin yıkılması, mülklere el konulması ve yok edilmesi de dahil ilgili faaliyetlerden ciddi endişelerini dile getiren konuşmacılar, bunun işgal altındaki Filistin topraklarının fiziksel karakterini ve demografik yapısını değiştirdiğini belirtti.
Bazı konuşmacılar, İsrail'in onlarca yıldır devam eden yasa dışı işgali sürdürmeyi amaçlayan politikaları da dahil tüm insan hakları ihlallerinin derhal sona erdirilmesi çağrısında bulundu.