Bakan Barrot, Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlenen "Lübnan Halkına ve Egemenliğine Destek" başlıklı konferansın kapanışında yaptığı konuşmada, "Lübnan'ın uluslararası topluma ihtiyacı var. Bugün Paris'te uluslararası toplum buna yanıt verdi." dedi.
Lübnan'ın "seçmediği bir savaşta" olduğunu ifade eden Barrot, savaşın başından bu yana 2'si Fransız vatandaşı olmak üzere 2 bin 500'den fazla kişinin öldüğünü ve 5 Lübnanlıdan 1'inin evini terk etmek zorunda kaldığını, 500 binden fazla çocuğun eğitim imkanlarına erişemediğini belirtti.
Bakan, "Savaş, ülkenin son yıllarda birbirini takip eden benzeri görülmemiş siyasi ve ekonomik krizlerle halihazırda kırılgan olan (toplumsal) uyumunu da tehdit ediyor." diye konuştu.
"Oldukça" tehdit altına olan Lübnan için uluslararası desteğin önemli olduğuna dikkati çeken Barrot, Fransa'nın böyle bir uluslararası konferansa ev sahipli yaptığını çünkü "Lübnan'ın Fransa için herhangi bir ülke olmadığını" kaydetti.
Lübnan için "dosttan öte kardeş" nitelemesi yapan Barrot, Fransa'nın Gazze için bir uluslararası yardım konferansı düzenlediği gibi Lübnan halkı için de aynı şeyi yaptığını ve "uluslararası hukukun ve adaletin yanında olmayı" sürdüreceği değerlendirmesinde bulundu.
Lübnan'ın güvenliğinin kolektif güvenliğin ön koşulu olduğunu ifade eden Bakan Barrot, Lübnan ve İsrail için "kalıcı güvenliğin" Birleşmiş Milletlerin (BM) 1701 sayılı kararının uygulanmasından geçtiğini vurguladı.
Barrot, konferansta 100 milyon avrosu Fransa tarafından verilmek üzere Lübnan için 800 milyon dolar yardım taahhüdünde bulunulduğunu ve bu yardımların 200 milyon dolarının Lübnan ordusuna yönelik olduğunu açıkladı.
Öte yandan Barrot, Lübnan'da sivil can kayıplarının önüne geçmek için ülkesinin "diplomasi yolunu" tercih ettiğini, bu kapsamda "BM Güvenlik Konseyini Lübnan konusunda harekete geçirdiğini ve ABD ile birlikte yaklaşık 1 ay önce bir ateşkes önerisini masaya koyduğunu" söyledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati ise Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a teşekkür ederek, bu konferansın "Lübnan halkı ile dayanışma" için çok önemli olduğunu kaydetti.
Lübnan'da yerinden edilen binlerce kişiye karşı "sorumluluklarının" olduğunu belirten Mikati, konferansın temelini oluşturan "acil ateşkes çağrısını" yineledi.
Başbakan Mikati ayrıca, Lübnan'ın güneyinde ordunun varlığını güçlendirmek istediklerini ve buna hazır olduklarını dile getirdi.
BM Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararı, İsrail'in Mavi Hattı'n gerisine çekilmesini ve bu hat ile Lübnan'daki Litani Nehri arasındaki bölgenin silahsızlandırılmasını, burada sadece Lübnan ordusu ve BM Lübnan Geçici Barış Gücü'ne (UNIFIL) ait silah ve askeri araç gerecin bulundurulmasını öngörüyor.
Fransa 9 Kasım'da Paris'te "Gazze'deki Siviller için Uluslararası İnsani Konferans" düzenlemişti.
İsrail’in Lübnan’da şiddetlenen saldırılarında 2 bin 574 kişi öldü
Hizbullah'la 8 Ekim 2023'ten beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan'ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023'ten bu yana 104'ü çocuk ve 194'ü kadın olmak üzere toplam 2 bin 574 kişi öldü, 12 bin 1 kişi yaralandı.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail ordusunun 27 Eylül'de Beyrut'a düzenlediği hava saldırılarında öldürüldü.
Hizbullah ise İsrail’e roket ve füzelerle karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunlukla ordu üslerini hedef alan bu saldırılarda büyük bir hasar bildirilmedi.
İsrail bombardımanı nedeniyle Lübnan’da 100 binlerce kişinin yerinden edildiği tahmin ediliyor.
Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye göç dalgası devam ederken, Lübnan hükümeti yerinden edilen kişilerden 486 binden fazlasının Suriye’ye göç ettiğini açıkladı.