Waseem Mushtaha'nın dört çocuğu neredeyse iki haftadır okula gitmiyor. Matematik ya da coğrafya öğrenmek yerine, suyu nasıl idareli kullanacaklarını öğreniyorlar.
Mushtaha, "Her gün her biri için bir şişe su dolduruyorum ve onlara diyorum ki: Bunu idare etmeye çalışın, başlangıçta zorlandılar ama şimdi üstesinden geliyorlar." dedi.
İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki 1,1 milyon Filistinli için tahliye emri çıkarmasının ardından Mushtaha, eşini ve sekiz ila 15 yaşlarındaki çocuklarını teyzesinin Han Yunus'taki evine götürdü; İsrail'in aralıksız hava bombardımanının ortasında mahalle sakinleri kapılarını geniş aile ve arkadaşlarına açtı.
"Geleceğe kasvetli gözlerle bakıyoruz."
Kâr amacı gütmeyen küresel bir kuruluş olan Oxfam'ın su ve sanitasyon sorumlusu olan Mushtaha, yaklaşmakta olan bir halk sağlığı felaketinin işaretlerini her yerde görüyor. "İnsanlar sokaklarda, dükkanlarda, camilerde, arabalarında ya da caddelerde uyuyor" diyor. Ailesi 200 metrekarelik bir apartman dairesine sıkışmış yaklaşık 100 kişiyle birlikte yaşıyor ve kendilerini şanslı olanlar arasında sayıyor.
Bu arada, açık olan birkaç süpermarkette hijyen ürünleri yok oldu ve güneş enerjisiyle çalışan küçük tuzdan arındırma tesisleri işleten özel satıcılar tarafından satılan suyun fiyatı, İsrail'in Hamas tarafından gerçekleştirilen sürpriz saldırıya misilleme olarak Gazze'yi bombalamaya başladığı 7 Ekim'den bu yana iki katına çıktı. Eskiden 30 şekel (7,40 dolar) olan su, şimdi 60 şekel (15 dolar).
Çarşamba günü Mushtaha ailesinin suyunun 24 saat içinde tükeneceğini tahmin ediyordu. Ondan sonra ne olacağını bilmiyordu. "Pazara gideceğiz ve ne varsa satın alacağız," diye açıkladı.