İsrail ordusu Filistin halkına karşı bombalama, öldürme, yaralama ve zorla yerinden edilme dahil tüm suçları alenen işlemeye devam ediyor.
Görgü tanıklarının ifadelerine göre, İsrail ordusu savaş uçakları Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya kentinin meskun mahallerini şiddetli bir şekilde bombalıyor.
Savaş uçaklarının yanı sıra topçu birlikleri de sivil Filistinlileri yoğun bir şekilde bombalıyor. Saldırılarda çok sayıda Filistinli acı bir şekilde can verirken onlarca Filistinli de ağır bir şekilde yaralanıyor.
İsrail'in yoğun bombalamaları nedeniyle oluşan güvenlik endişesi sebebiyle sağlık ve ilk yardım ekipleri yaralılara ulaşamazken Filistinliler yaralandıkları bölgelerde hayata veda ediyor ve bu sebeple ölen Filistinlilerin sayısına ilişkin kesin bilgiye ulaşılamıyor.
Şiddetli saldırılar sebebiyle Filistinliler evlerini terk ederek Beyt Lahiya kenti ve çevresindeki barınma merkezlerine göçüyor.
Açlık ve susuzluk içinde göç
İsrail'in soykırım saldırıları altındaki Filistinliler açlık ve susuzluk içinde canlarını kurtarmak için göç etmek zorunda kalıyor.
Luey el-Mısri, AA'ya verdiği demeçte ailesiyle birlikte göç ederek Tel el-Rebi Okulu'na sığınmak zorunda kaldığını, saldırıların hiç durmadığını, acımasız bir şekilde sürdüğünü söyledi.
Mısri, İsrail ordusunun insansız hava araçlarına (İHA) takılmış hoparlörlerle dün geceki saldırılar öncesinde bulundukları bölgeyi terk etmeleri uyarısında bulunduğunu ancak göç eden insanları topçu atışlarıyla hedef alındığını bölgeye ambulansların bile gelemediğini anlattı.
Beyt Lahiya kenti ve Meşru Beyt Lahiya bölgesinin Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Filistinli sakinlerin ve yerinden edilmiş kişilerin kaldığı son yerler olduğuna dikkati çeken Mısri, "İsrail ordusunun bu bölgedeki insanları da yerinden etme konusundaki ısrarının, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde gasp politikasını uygulama niyetini gösterdiği" değerlendirmesinde bulundu.
Mısri'ye göre, İsrail'in yardım malzemelerinin girişini engellemesi nedeniyle Filistinliler, saldırıların başlangıcından bu yana susuzluk ve açlık çekiyor.
Mısri, şöyle devam etti:
"Yerinden edilenler Beyt Lahiya kentindeki sokaklara dağılmış durumda. Nereye gideceklerini bilmiyorlar ve hayati ihtiyaçlarından da yoksunlar. İşgal ordusunun sağlık sistemini yerle bir etmesi nedeniyle tedavi olamayan çok sayıda yaralı var."
Amaç zorla yerinden etmek
Beyt Lahiya kentinin güney kısmına da çok sayıda İsrail aracı ilerleyerek binlerce yerinden edilmiş Filistinlinin yaşadığı Meşru Beyt Lahiya çevresine konuşlandı.
Filistinli genç kadın Nesrin Hamid, AA'ya yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun ilerlemesine şiddetli bombardıman ve saldırıların eşlik ettiğini belirterek, "İnsanlar gece yarısı dehşet içinde anlarını kurtarmak için kaçıştı." dedi.
Meşru Beyt Lahiya bölgesi de dahil olmak üzere Beyt Lahiya kentinin tamamında yapılan saldırıların hepsinin amacının Filistinlileri zorla bölgeden uzaklaştırmak ve zorla göç ettirmek olduğunun altını çizen Hamid, "Sabahın erken saatlerinde Filistinlilerin sokaklarda yerlerinden edildiği manzara çok acıklıydı; erkek, çocuk, kadın herkes korku içinde koşuşuyordu." diye konuştu.
Filistinli Hamid, "uluslararası topluma Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Filistinlilere yönelik katliamın durdurulması ve İsrail'in suçları ve yerinden etme planlarının durdurulması için derhal müdahale etmesi" çağrısında bulundu.
Kemal Advan Hastanesi'nin hedef alınması
Kemal Advan Hastanesi'nin Hemşirelik Müdürü İyd Sabbah da, İsrail savaş uçaklarının Beyt Lahiya'daki ihlallerin devamı olarak dün gece hastanenin ana binasının üçüncü katını bombaladığını belirtti.
Sabbah, bombalamanın "birkaç gün önce Dünya Sağlık Örgütü'nden alınan ilaç ve tıbbi malzeme deposunun yanmasına" yol açtığını kaydetti.
"Bombalamanın, bazı sağlık personelinin yangını söndürmeye çalışırken hafif yanıklara maruz kalmasına neden olduğunu" ifade eden Sabbah, "uluslararası topluma Kemal Advan Hastanesi'nin kurtarılması ve Gazze Şeridi'ndeki sağlık sisteminin insanlara hizmet sunabilmesi için acil müdahale edilmesi" çağrısında bulundu.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 210'u çocuk, 11 bin 742’si kadın olmak üzere 43 bin 259 Filistinli öldü, 101 bin 827 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.