Hükümetinin “gerginliğin tırmanmasını ve Gazze Şeridi’yle savaşmayı istemediğini” söyleyen Gallant, askeri güçlerinin gerçekleştirdiği bombalamanın savunma çerçevesinde olduğunu belirtti. Bakan “İsrail vatandaşları veya İsrail ordusu askerleri zarar görürse, hiçbirimizin eli kolu bağlı oturması beklenemez ve güçlü bir şekilde karşılık veririz” dedi.
Ekim 1973 Savaşı’nın 50’nci yıldönümü dolayısıyla düzenlenen bir törende konuşan Gallant, “Gazze’deki terörist unsurlara İsrail ordusu ile Hamas ve ortakları arasındaki gerçek güç ilişkilerini” hatırlatmak istediğini söyledi. Gallant sözlerini şöyle sürdürdü:
Gerilimin tırmanmasını ve savaşmak istemiyoruz. Ancak harekete geçmemiz gereken bir duruma gelirsek, Kalkan ve Ok Harekâtı (dört ay önce Gazze’ye yönelik yapılan askeri operasyon) model olacaktır. Ordumuzun ve istihbarat gücümüzün büyüklüğünü gösterdiği için bu model gözlerinin önünden gitmesin (...) İsrail vatandaşları veya İsrail ordusundaki askerler zarar görürse, vatandaşların güvenliğini ve Gazze Şeridi’nde sükuneti sağlamak için elimizdeki bütün gücü kullanmaktan çekinmeyeceğiz.
İstişare toplantısı
Gallant, çarşamba günü Başbakan Binyamin Netanyahu ile bir istişare toplantısına katıldı. Gazze’deki protestoların gelişimiyle ilgili beklenen senaryoların görüşüldüğü toplantıda İsrail Ordusu Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, İç İstihbarat Servisi Şin-Bet (Şabak) Başkanı Ronen Bar, Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Tzachi Hanegbi ve bir grup subay da yer aldı.
İstihbarat, Gazze’den gelen mesajların Hamas Hareketi’nin “gerginliği tırmandırmakla ilgilenmediğini” ve “Hamas’ın İsrail sınırında izin verdiği gösterilerin dünyadaki başka adreslere yönlendirildiğini” söylediğini açıkladı. Bu gösterilere ve bunlara eşlik eden yangın çıkarıcı balonlara İsrail'i başlık olarak koymanın, Gazze Şeridi’nde kötüleşen ekonomik durumu protesto etmek için İsrail’in paravan olarak kullanıldığı anlamına geldiğine inandığını ifade etti.
Ancak İstihbarat Başkanı Bar, “protestoların tırmanmasının şiddet içeren bir gerilim sürecine yol açacak hata yapma olasılığını artırdığını” söyledi. Güvenlik yetkilileri, “olası bir gerilime hazırlıklı olunması” gerektiğini, ancak İsrail’in durumun sakinleşmesine yardımcı olmasını tavsiye ettiler. Bu nedenle Gazze Şeridi’ndeki işçilerin İsrail sanayilerindeki işlerine dönmeleri için Beyt Hanun (Erez) Sınır Kapısı’nın açılmasına karar verildi. Sayıları yaklaşık 17 bin 500’ü bulan işçilerin giderek 20 bine ulaşması bekleniyor.
Savunmasız gruplar
BM Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, X platformunda (eski adıyla Twitter) dün yaptığı paylaşımda, “BM’nin, başta savunmasız gruplar olmak üzere Gazze’deki insanların yaşamlarını iyileştirmek için tüm paydaşlarla temas halinde olduğunu ve onlarla birlikte çalıştığını” kaydetti. Gazze Şeridi’nde Hamas Hareketi’nin yetkilileriyle yaptığı toplantıdan bir gün sonra “Gazze Şeridi’nde durum zor. Herkes için korkunç sonuçlar doğuracak başka bir silahlı çatışmadan kaçınmalıyız. Gazze halkı yeterince acı çekti ve sükunete kavuşmaktan fazlasını hak ediyor” açıklamasını yaptı.
Reuters Haber Ajansı’nın haberine göre bölgesel bir diplomat yaptığı açıklamada “Mısır da başka bir savaşa sürüklenmeyi önleme çabalarını yoğunlaştırdı. Uluslararası arabulucular, İsrail ordusu ile Filistin direniş grupları arasında silahlı çatışmaları da içeren yeni bir gerginlik dalgasının patlak vermesini önlemek için çabalarını yoğunlaştırıyorlar” ifadelerini kullandı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Filistin gençlik gruplarından biri olan İsyancı Gençler grubunun her gün düzenlediği protestoların hız kazanmasıyla, Gazze Şeridi’nin İsrail ile doğu sınırlarında yaşanan olayların temposu 12 gündür artıyor.