Haaretz gazetesine konuşan ve ismini vermek istemeyen 37 yaşındaki İsrailli yedek asker "T", Sde Teiman'da "9 bölümün yer aldığını ve bunların her birinde 50 ila 100 tutuklunun bulunduğunu, çocukların tutulduğu bölümde ise 10 ila 20 arasında kişinin tutulduğunu" söyledi.
İsrailli asker, "Tutukluların hepsi aynı mavi kıyafetleri giyiyordu, gözleri turuncu-sarı bağlarla kapatılıyordu ve parmak arası terlik kullanıyorlardı. Gündüzleri uzanmalarına, geceleri oturmalarına izin verilmiyordu." dedi.
Filistinlilere yönelik muameleye ilişkin İsrailli yedek asker, "İzinsiz ayakta durmalarına ve konuşmalarına kesinlikle izin verilmiyordu. Çoğu zaman kolları ve gözleri bağlı oturuyorlardı." ifadesini kullandı.
İsrail askeri, "Alıkonulan Filistinlilerin, genellikle kolları önden bağlanıyordu ve cezalandırmak içinde arkadan bağlanıyorlardı. Bacaklarından bağlananlar da vardı. Ne kadar tehlikeli olduklarını gösteren 1'den 4'e kadar bir ölçek mevcuttu. 4 gibi üst sıralarda yer alanlar önde oturuyordu, böylece gardiyanlara daha yakın oluyorlardı." diye konuştu.
"Talimatlara uymayan, fısıldayan herkes cezalandırılıyordu"
İsrailli asker, Sde Teiman'da tutulan Filistinlilerin yüzde 20'sinin "4. grup" olarak sınıflandırıldığını belirterek, "Sabah saat 05.00 civarında uyanılıyordu ve subaylar vardiyaları için geliyorlardı. Megafon kullanarak herkesin ayağa kalkmasını istiyorlar, sayım alınıyordu." dedi.
Filistinlilerin tutulduğu bölümlerde iki tuvaletin bulunduğunu anlatan İsrailli asker, "Tuvalete gitmek için izin almaları gerekiyor ve su içmek isterlerse ellerini kaldırıyorlardı, bir çavuş gidip onları götürüyordu." ifadelerini kullandı.
İsrailli asker, alıkonulanlara yönelik muameleye ilişkin şöyle devam etti:
"Talimatlara uymayan, fısıldayan veya gözündeki bağı hareket ettirmeye çalışan herkes cezalandırılıyordu. En kolay cezalandırma yöntemi ayağa kalkmaya zorlamaktı.
Daha sonra kolları havada ayakta durmaya zorlamak, sonrasında tesisten çıkarmak ve copa benzeyen bir sopayla 4-5 kez vurmaktı. Yüze değil, vücudun üst kısmında bir yere vuruyorlardı."
"Darbetmeye gerçekten çok istekli olan askerler vardı ve bunu istiyorlardı"
Sde Teiman'daki görevlilere dair ise İsrailli asker, "Darbetmeye gerçekten çok istekli olan askerler vardı ve bunu istiyorlardı. Askeri polis de bazen onlara izin veriyordu. Her iki saatte bir dayak atılıyordu." şeklinde konuştu.
İsrailli asker gözaltı merkezindeki şiddet hakkında "En ağır şiddet tutukluların üst aramalarında yaşandı. Çoğunlukla askeri polisin komutası altındaki yedek askerlerin oluşturduğu birim olan 'Force 100' tarafından yapıldı." dedi.
Söz konusu birimin kurumsallığının ilk etapta tartışıldığını anlatan asker üniformalarında arma olan bu kişilerin daha sonra ordu bünyesinde olduğunun anlaşıldığını aktardı.
"Diş ve kemiklerin kırıldığını düşünüyorum çünkü çok güçlü bir şekilde vuruyorlardı"
İsrailli asker, bur birimin uyguladığı şiidetin boyutunu ise şu sözlerle gözler önüne serdi:
"Force 100 biriminden 10 askerden oluşan bir grup, aramalara katılıyordu ve tutukluları elleri başlarında yüz üstü yatırıyorlardı. Sıradan bir arama değildi, son derece şiddetliydi.
Özellikle yere yatırdıkları adamlar şiddetli bir şekilde darbediliyordu. Her seferinde 5 kişi alarak arama yaptılar sonra hepsini geri getirdiler. Her defasında diş ve kemiklerin kırıldığını düşünüyorum çünkü çok güçlü bir şekilde vuruyorlardı."
İsrailli asker, "Nasıl vurduklarını gördüm. 'Force 100'den 6-7 kişi bir adamın etrafında duruyor, onu tekmelemeye, yumruklamaya ve vurmaya başlıyorlardı. 2 veya 3 kişi de silahlarıyla birlikte kenarda nöbet tutuyordu, bir de köpek bulunuyordu." ifadelerini kullandı.
Uygulanan şiddete ilişkin İsrailli asker, "(Darbetmekten) bıkana kadar devam ediyorlardı. Ayrıca, nöbetçi birliklerden ya da askeri polisten düzenli askerleri de dayak atmaya çağırdıkları zamanlar da oldu." dedi.
"Dayak görmediğim ancak yumruk ve çığlıklar duyduğum zamanlar oldu ve çığlıklar oldukça şiddetliydi." diyen yedek asker, şunları kaydetti:
"Hatta bazen diğer sorgulamalarda duyduğumdan da daha şiddetli. Tüm bu zaman boyunca köpekler gelip havlıyor ve üzerlerine atlıyordu. Evet ağızlıkları vardı ama tutukluları tırmalıyorlardı ve son derece korkutucuydu.
Force 100'ün de başlangıçta ses bombaları vardı. Ne zaman aramalar başlasa Force 100 tutukluların bulunduğu yere ses bombası atıyordu."
"İsrail'in Guantanamosu": Sde Teiman
"İsrail'in Guantanamosu" olarak adlandırılan güneydeki Negev Çölü'nde bulunan Sde Teiman Askeri Üssü'nde, Gazze Şeridi'nden alıkonulan Filistinlilere yönelik cinsel istismar ve işkence başta olmak üzere insanlık dışı suçların işlendiği tespit edildi.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın, 29 Temmuz'da Sde Teiman Askeri Üssü'nde 9 askerin cinsel işkence yaptıkları ve darbettikleri bir Filistinlinin ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı haberini yayımlamasıyla, askeri polis konu hakkında soruşturma başlattı, suça karışan askerlerin gözaltına alındığı açıklandı.
Bu haberin ardından aralarında askerlerin de bulunduğu İsrailli aşırı sağcılardan oluşan silahlı ve yüzleri maskeli bir grup, cinsel işkence yapmakla suçlanan askerlerin gözaltına alınmasını protesto ederek askeri üsse baskın düzenledi.
İsrail, bu askeri üste 2008 ve 2014'te Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılar sırasında alıkoyduğu yüzlerce Filistinli için toplama kampları kurmuştu.
Ordu, 7 Ekim 2023'ten sonra "yasa dışı savaşçılar" oldukları iddiasıyla Gazze Şeridi'nden yüzlerce Filistinli sivili bu üste insanlık dışı şartlar altında tutmayı sürdürdü.
İsrailli sivil toplum örgütü "İsrail Sivil Haklar Derneği (ACRI)" ise söz konusu üste oldukça kötü alıkonulma şartlarını açığa çıkaran bir rapor yayımladı.
Rapora göre Sde Teiman'da alıkonulanlar, yemekten mahrum ediliyor, yemek verildiğinde ise Filistinliler elleri ve gözleri bağlı şekilde yemek yemek zorunda bırakılıyor.
Alıkonulan Filistinli sayısının fazla olduğu, söz konusu kişilerin uyku ve tuvalet ihtiyaçlarında ise yine elleri ve gözlerinin bağlı olduğu ifade ediliyor.
İnce bir kumaş örtü üzerinde yatmak zorunda bırakılan Filistinliler için banyo imkanı da bulunmuyor. Ayrıca, zaman zaman da alıkonulan kişilerin tuvalet ihtiyacını gidermesine izin verilmiyor, bulundukları alana getirilen lazımlıkları kullanmaya zorlanıyorlar.
Sde Teiman'da alıkonulan Filistinlilerin gün boyunca hareket etmelerine ve açık havada gezinmelerine de müsaade edilmiyor. Gözleri kapalı tutulan kişiler için kitap okumak, ibadet etmek, namaz kılmak, mektup yazmak ya da mektup okumak da yasak.
Sağlık hizmetlerinden de mahrum bırakılan Filistinlilerin bir kısmı, askeri üste hayatını kaybetti.