Hacem, BM Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Lübnan'daki gelişmeleri ele almak için düzenlenen acil oturumda, İsrail'in Lübnan'a saldırılarını değerlendirdi.
Hacem, "İsrail, Güvenlik Konseyi'nin tüm üyelerinin ve özellikle İsviçre'nin uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine uyması yönündeki çağrılarına rağmen uluslararası hukuka karşı tamamen duyarsız olduğunu defalarca teyit etti." dedi.
"Güvenlik Konseyi, Orta Doğu'da bir çöküşü önlemek ve bu karanlık tünelden çıkmamıza yardımcı olmak için sorumluluğunu üstlenmelidir." diyen Hacem, ateşkes çağrılarını memnuniyetle karşıladıklarını ve Lübnan olarak derhal uygulamaya söz verdiklerini belirtti.
"Sözler ve şikayetler anlamını yitirdi"
BMGK üyelerine seslenen Lübnanlı diplomat Hachem, "Sözler ve şikayetler anlamını yitirdi. Bu konseyin önüne kaç kez geldik ve güney sınırlarındaki felaket durumu hakkında uyardık." diye konuştu.
BMGK'nin harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan Hacem, İsrail'in Lübnan'a saldırıları sonucu meydana gelen ölümler, yerinden etme ve yıkımın "tahammül edilemez ve görmezden gelinemez bir boyuta eriştiğine" dikkati çekti.
Hadi Hacem, "Lübnan hükümeti ve halkı savaşı reddediyor." diyerek, "bu kör savaş ve bu barbarca saldırganlığa" tek çözüm olarak BMGK'nin 1701 sayılı kararının tüm hükümleriyle uygulanmasını istedi.
Hacem, "Filistin Devleti'nin kurulmasıyla ilgili BM kararları uygulanmadığı sürece öldürme ve yıkım dalgaları devam edecektir. İsrail ile tarihimiz birçok işgalle doludur. 1978, 1982 ve 2006 ve büyük yıkıma yol açan tüm işgaller, binlerce sivilin öldürülmesi, hepsi İsrail'in yenilgisi ve geri çekilmesiyle sonuçlandı. Bugünkü işgalin sonucu da aynı olacak." dedi.