Orta Doğu

Mısır ile Suudi Arabistan'dan, Gazze ve Lübnan'da kalıcı ateşkes çağrısı

Mısır ve Suudi Arabistan, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi ve Lübnan'da kalıcı ateşkes çağrısında bulundu.

Abone Ol

Mısır Cumhurbaşkanlığının açıklamasına göre, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Kahire'ye ziyaretinin ardından iki ülke tarafından ortak açıklama yapıldı.

İki ülke arasında çeşitli alanlardaki ekonomik bağların gücüne övgüde bulunulan açıklamada, seçkin stratejik ortaklığın ışığında, iki ülke liderlerinin arzularını gerçekleştirmek, ekonomik ve yatırım işbirliğinin temelini geliştirmek ve çeşitlendirmek için gösterilen çabaların güçlendirilmesinin önemi vurgulandı.

Açıklamada, iki ülke arasındaki ticaret hacminin, 2024 yılının ilk yarısında, 2023'ün aynı dönemine göre yüzde 41 büyümeyle yaklaşık 8,4 milyar dolara ulaştığına işaret edildi.

Tarafların, savunma alanında işbirliği ve koordinasyonu iki ülkenin ortak çıkarlarına hizmet edecek şekilde geliştirme niyetlerini bildirdiği açıklamada, iki ülkenin, aralarındaki mevcut güvenlik işbirliğini ve koordinasyonu güçlendirme arzuları vurgulandı.

Gazze'deki ablukanın kaldırılması

Açıklamada, Gazze Şeridi'nde sürdürülebilir ve kalıcı ateşkesin sağlanması, ablukanın kaldırılması gerektiği de belirtildi.

İsrail'in Kudüs'teki İslami kutsal mekanlara tekrarladığı saldırıların kınandığı açıklamada, mevcut tarihi, dini ve hukuki durumu değiştirmeye yönelik her türlü girişimin reddedildiği vurgulandı.

Açıklamada, Filistin meselesinde, iki devletli çözüm ilkesine uygun olarak, Filistin halkının 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletini kurma hakkını güvence altına alacak şekilde kapsamlı ve adil çözüme ulaşmak için çabaların yoğunlaştırılması gerektiği kaydedildi.

Lübnan ve Yemen'deki durum

Uluslararası toplumun, Lübnan'da acil ve kalıcı bir ateşkes sağlanması, bölgedeki çatışmanın kapsamının genişlememesi için çalışmasının önem taşıdığı belirtilen açıklamada, Yemen'de ise ülkenin birlik ve istikrarını garanti edecek şekilde, kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşmak için uluslararası ve bölgesel çabaları tam olarak desteklemenin önemine işaret edildi.

Kızıldeniz bölgesinin güvenlik ve istikrarını korumanın öneminin vurgulandığı açıklamada, tüm dünyanın çıkarlarıyla bağlantısı dolayısıyla Kızıldeniz'de seyrüsefer özgürlüğünün uluslararası gereklilik olduğu kaydedildi.

Açıklamada, Kızıldeniz'in, bölgesel ve uluslararası güvenlik ve barışı, küresel ticaretin hareketini ve uluslararası ekonomiyi etkileyecek her türlü risk ile tehditten korunmasının zorunlu olduğu belirtildi.

Sudan, Libya ve Somali

Sudan meselesiyle ilgili olarak açıklamada, tam bir ateşkese ulaşmak, krizi sona erdirmek, halkın acılarını hafifletmek, ülkenin ve tüm ulusal kurumlarının birlik ve egemenliğini korumak için Sudan ordusu ile Hızlı Destek Güçleri arasında Suudi Arabistan'daki Cidde Platformu aracılığıyla diyaloğun sürdürülmesinin önemi vurgulandı.

Açıklamada ayrıca Libyalıların aralarındaki krizi kendilerinin çözüp ülkede cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin paralel yapılması, devlet kurumlarının birleştirilmesi, Libya ordusunun birliği ve tüm yabancı güçlerin Libya'dan çekilmesinin sağlanmasının desteklendiği ifade edildi.

Somali meselesine ilişkin olarak ise açıklamada, iki tarafın, terörü ortadan kaldırma misyonunu tamamlamak için uluslararası toplumun Somali'ye desteğinin önemi üzerinde mutabakata vardığı bildirildi.