Ün, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, bugün Mescid-i Aksa'nın bekçilerini, parti farkı gözetmeksizin TBMM'den selamladıkları bir gün olduğunu söyledi.
Filistin, Gazze ve Kudüs söz konusu olduğunda kalpten konuştuklarını belirten Ün, "75 yıldır kadın, çocuk, bebek demeden katliama maruz kalan bir halk için konuştuğumuzu biliriz. Hastaneleri, ambulansları, okulları, ibadethaneleri bombalanan bir halk için konuştuğumuzu biliriz." ifadesini kullandı.
Bir haftadır İsrail'in insan haklarını ve uluslararası hukuku nasıl sömürdüğünü izlediklerini vurgulayan Ün, kimsenin tasvip etmediği münferit görüntülerle Filistin direnişinin meşruiyetine halel getirmek isteyenleri, İsrail'in bu manipülatif görüntülere sığınarak savunma hakkı iddiasına çanak tutanları da ayrıca izlediklerini dile getirdi.
İsrail'in saldırılarına meşruiyet sağlamaya çalışanları da gördüklerinin altını çizen Ün, şunları kaydetti:
"Ortada bir meşru müdafaa hakkı varsa, o hak 75 yıl boyunca uğradığı zulme karşılık veren Filistin halkının hakkıdır. Evine girilen İsrailli kadına 'merak etmeyin biz Müslümanız size bizden zarar gelmez' diyen Filistinli direnişçiyi takdir edebildiniz mi? Gazze halkını, Gazze halkından daha fazla düşündüğünü iddia ederek kendilerine akıl vermeye kalkan bu arkadaşlara, Gazzeli dostlar; 'Bu harekat ölümümüzü olsa olsa biraz daha yaklaştırır. Tek tek öleceğimize toplu halde ölürüz. Siz de çok dert etmeyin' diye sesleniyor. Tarihi günlerden geçiyoruz. Bugün durduğumuz yer hayatımız boyunca duruşumuzu etkileyecek. İsrail Başbakanı Netanyahu başta olmak üzere, İsrailli yetkililer, uzun, yakıcı ve yıkıcı bir savaştan bahsetmektedir. Kuşkusuz temennimiz, çatışma ortamının yerini hızlıca sükunete bırakması ve kalıcı barışın sağlanmasıdır."