İsrail'in Filistin'e yönelik soykırımının önlenmesi amacıyla "Rescop" adlı sivil toplum kuruluşunun girişimiyle başlatılan İsrail'e silah satışının durdurulmasıyla ilgili kampanya kapsamında İspanya Meclisi'nde "Barış inşası süreçlerinde askeri ambargoların rolü" başlıklı oturum düzenlendi.

Bazı milletvekillerinin de dinlemeye geldiği oturuma konuşmacı olarak, İnsan Hakları için Filistin Merkezi (PCHR) Başkanı Raji Sourani, Kolombiya'nın Madrid Büyükelçisi Eduardo Avila Navarrete, Johannesburg Üniversitesi Eğitim Fakültesi Profesörü Salim Vally, eski İspanya Yüksek Mahkeme Hakimi Jose Antonio Martin Pallin ile çevrim içi bağlantı ile BM Filistin Özel Raportörü Albanese ve Filistin Kamu Diplomasi Enstitüsü Başkanı Ines Abdel Razeq katıldı.

Albanese, "Son bir yılımı İsrail'in Filistin'deki soykırımını belgeleştirmeye adadım. İsrail'in Gazze'de soykırım yaptığına, yoğunlaştırılmış bir yıkım gerçekleştirdiğine dair hiçbir şüphe yok." dedi.

UNRWA Komiseri Lazzarini: "Gazze'deki durumu tersine çevirmek için siyasi iradeye ihtiyaç var" UNRWA Komiseri Lazzarini: "Gazze'deki durumu tersine çevirmek için siyasi iradeye ihtiyaç var"

BM'den 30 uzman ile yaptığı çalışmalarda ve temmuz ayında Uluslararası Adalet Divanının aldığı kararda İsrail'in işgal altındaki Filistin'de soykırım yaptığının açık şekilde belirtildiğini kaydeden Albanese, "Bu soykırım Gazze'de yaşayan insanlarda onarılamaz bir hasar bıraktı." dedi.

Uluslararası Adalet Divanının kararlarına uymanın tüm üye ülkeler için zorunluluk olduğunu vurgulayan Albanese, soykırım yapan bir ülkeyle silah ticareti yapmanın da BM sözleşmelerini ihlal ettiğine dikkati çekti.

Hamas'ın saldırısı İsrail'in yaptığı soykırımı asla haklı çıkarmaz

Albanese, "7 Ekim'deki Hamas'ın saldırısı, daha sonrasında İsrail'in yaptığı soykırımı asla haklı çıkarmaz." diyerek, "İsrail'in yaptıkları karşısında silah ambargosu uygulanmasının tek başına yeterli olmadığını, bir sonraki adımın bu ülkeyle tüm askeri, akademik, diplomatik ilişkileri kesmek olması" gerektiğini ifade etti.

Albanese, İsrail'in özellikle işgal altındaki Filistin topraklarında "savaş suçu ve insanlık suçu" işlediğini vurguladı.

Raji Sourani: Tüm dünyanın gözleri önünde bir soykırım gerçekleştiriliyor

Diğer yandan PCHR Başkanı Sourani de konuşmasında "İsrail, canlı olarak tüm dünyanın gözleri önünde, sanki normalmiş gibi yapılan, kimsenin tepki göstermediği bir soykırım gerçekleştiriyor. Kimse parmağını bile kımıldatmıyor. Gazze'de hiçbir şey kalmadı. Her şey, hastaneler, çocuk hastaneleri bile haritadan silindi." dedi.

İsrail'in saldırılarında şimdiye kadar 17 bini çocuk olmak üzere 44 binden fazla insanın öldürüldüğünü aktaran Sourani, "120 bin kadar da yaralı var ve bunun yarısı ölecek çünkü sağlık malzemesi, ilaç yok. Bunları ulaştıracak bir yol da yok. Buna kim tahammül gösterebilir." diye konuştu.

Avrupa ve ABD'ye "ikiyüzlülük" suçlaması

Avrupa ve ABD'yi, Rusya'nın işgalindeki tutumunu İsrail'in Filistin'i işgalinde göstermeyerek "ikiyüzlülükle" suçlayan Sourani, "Tüm Avrupa ve ABD 'İsrail elbette kendini savunma hakkına sahip' diyor. Ama İsrail'in yaptığı soykırımcı bir işgal. Bunu ben demiyorum. Bunu dünyanın en önemli mahkemesi diyor. 'Bu bir soykırım' diyor. Tanımı bu. Roma Statüsü böyle diyor. İşgal durumunda kendini savunma hakkı olduğunu söylüyor." şeklinde konuştu.

"Ukrayna'nın kendini savunma hakkı nasıl tamamen meşru ise Filistinlilerin de meşrudur." diyen Sourani, "Avrupa ve ABD, Ukrayna'nın onurunu savunmak için birlikte çalışıyor, Rusya'ya yaptırımlar uyguluyor. Uluslararası mahkemeleri harekete geçirdiler, ekonomik, silah ve diplomatik olarak Ukraynalılara yardım kararı aldılar. Bu bence olması gereken bir şey. Rusya cezalandırılmalı. Ama aynı şey İsrail'e yapılmıyor. Uluslararası insan hakları derneklerinin tamamı, mahkemeler Gazze'de neler olduğunu söylüyor. Bu soykırım durmalı ve İsrail bunun hesabını vermeli." açıklamasında bulundu.

Sourani, "İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki soykırımının siyasi değil hukuki bir mesele" olduğunu dile getirerek, "Gazze'deki işgal altındaki topraklarda olanlar uluslararası hukukun tam anlamıyla çiğnenmesidir." dedi.

AB'nin İsrail ile arasındaki ortaklık anlaşmalarını askıya almasını, İspanya, İrlanda, Lüksemburg, Belçika, Norveç gibi farklı pozisyon alıp, soykırımı, insanlık ve savaş suçu işlendiğini kabul eden ülkelerin örnek alınması gerektiğini belirten Sourani "Yapılması gereken İsrail'e destek veren ülkelerin ikna edilmesi değil, bunların boykot edilmesi, yaptırım uygulanmasıdır." ifadelerini kullandı.

Oturumda yapılan diğer konuşmalarda da İsrail'in Filistin'e yönelik soykırımının durdurulması için İsrail'e askeri malzeme ve silah taşıyan gemilerin geçişine izin verilmemesi, bu ülkeyle tüm askeri anlaşmaların askıya alınmasının zorunluluk olduğu vurgulandı.

Editör: Daily Ummah