İslami Cihad Hareketi'nden yapılan yazılı açıklamada, "Düşman İsrail ordusunun Et-Tabiin Okulu'nun mescidinde ibadet edenleri hedef alması tam teşekküllü bir savaş suçudur." ifadesine yer verildi.
Açıklamada, "Bu korkunç katliamı gerçekleştirmek için sabah namazı vaktinin seçilmesi, düşmanın aralarında çocuklar ve yaşlıların da bulunduğu mümkün olan en fazla sayıda sivili öldürmeye niyetli olduğunu doğruluyor." ifadeleri kullanıldı.
İsrail ordusunun okulları yıkmak için öne sürdüğü bahanelerin, daha önce hastaneleri yıkmak için kullandıkları bahanelerle aynı olduğu vurgulanan açıklamada, söz konusu iddiaların daha önce yalan olduğunun kanıtlandığı kaydedildi.
Gazze'deki Fetih Hareketi Sözcüsü Munzir el-Hayik de yaptığı açıklamada, İsrail'in Et-Tabiin Okulu'ndaki yerinden edilmiş sivillere karşı "büyük bir suç" işlediğini belirtti.
Hayik, "Çocukların kanı, İsrail'in Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdiği Holokost ve soykırımın durdurulması için küresel vicdana müdahale çağrısında bulunuyor." dedi.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"ABD'nin siyasi ve askeri desteği, uluslararası toplumun ve Arap dünyasının sessizliği olmasaydı, Siyonist işgal devletinin sağcı faşist hükümeti Et-Tabiin Okulu'ndaki katliamı yapamaz ve soykırım suçlarını sürdürmezdi."
İsrail ordusu, Gazze'nin doğusundaki Derec Mahallesi'nde yerinden edilenlerin sığındığı Et-Tabiin Okulu'na saldırı düzenlemişti. Binlerce kişinin sığındığı okulda yerinden edilenlerin sabah namazını kıldığı sırada gerçekleşen saldırıda en az 100 kişi ölmüş, onlarca kişi yaralanmıştı.
Yerel kaynaklar, cesetlerin saldırı nedeniyle parçalandığını ve çıkan yangın nedeniyle yandığını kaydetmişti. Sivil savunma ekiplerinin etrafa dağılan ceset parçalarını toplamakta güçlük çektiği belirtilmişti.
