Dünyadan gelen tepkilere rağmen İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde sivillere yönelik saldırılarını sürdürürken, devam eden bombardıman ve abluka gıda ve suya ulaşımı da engelliyor.
İsrail ordusu sivillerin yaşadığı binaları, hastaneleri ve okulları vurmakla yetinmiyor, fırınları, su kaynaklarını ve su kuyularını da hedef alıyor.
Bölgeye oldukça sınırlı sayıda ulaşan yardımlar, halkın ihtiyaçlarını karşılayamazken İsrail bombalarından kurtulan Filistinlileri açlık ve susuzluk bekliyor. Babalar, evlatlarını hayatta tutacak kadar yiyecek ve su bulmakta dahi zorlanıyor.
Gazze'de su ve yiyecek bulmak neredeyse imkansız
İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, sığındıkları merkezlerde yaşadıkları sıkıntıları AA muhabirine anlattı.
Gazze'nin Şucaiyye Mahallesi'nde küçük kızı, eşi, babası, kardeşi ve amcasıyla yaşayan Hassune İskafi, saldırıların başında evini terk etmeyi reddettiğini ancak daha sonra yakınlarındaki binalar hedef alınınca komşularıyla beraber evlerinden çıkmak zorunda kaldıklarını söyledi.
İskafi, "Evden yoğun hava saldırıları altında çıktık, sığınacak bir okul bulana kadar yürüdük. Yerinden edilenlerin barındığı bir okula vardık, azap gibi bir yolculuğun ardından okula varınca kapısından girmeden önce soluklanmak için uzun süre oturduk. Bir süre orda kaldıktan sonra Sabra Mahallesi'nde bir tanıdığımızın evine sığındık." dedi.
İsrail'in halkı göçe zorlamak için çarşıları, dükkanları, su kuyularını, fırınları, üretim yerlerini bombaladığını belirten İskafi, kardeşiyle beraber günün çoğunu yiyecek ve su bulmak için harcadığını dile getirdi.
İsrail'in Gazze'yi bombalamakla yetinmediğini gıda, su, elektrik ve akaryakıt yardımlarını da engellediğini ifade eden İskafi, Gazze'de su ve yiyecek bulmanın neredeyse imkansız hale geldiğini vurguladı.
"Evlerin enkazında yiyecek aradım"
İskafi, "Bombardıman altında evlerin enkazında yiyecek aradım. Küçük kızım ve ailemin açlığını giderecek yiyecek bir şey bulmak için hayatımı tehlikeye atmama rağmen sadece 3 parça bisküvi bulabildim." dedi.
Belediyenin yalnızca birkaç saat çalıştırabildiği su kuyusuna ulaşmak için uzun mesafeler yürüdüğünü, bunun sonunda sadece 20 litre su alabildiklerini anlatan İskafi, Gazze'deki pek çok kişinin bu durumda olduğunu aktardı.
"Okulun içinde birkaç gündür kuşatma altındayız"
Gazze'nin kuzey kesimindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda yaşayan Raid Neccar, "Artık un bulmak imkansız hale geldi, un bulsak bile ekmek pişirecek, odun ya da gaz yok." dedi.
İsrail'in yoğun saldırıları nedeniyle 7 kişilik ailesiyle beraber Avni el-Harsani Okulu'na sığınmak zorunda kaldıklarını ifade eden Neccar, "İsrail ordusu, okulu ablukaya aldı. Okulun içinde birkaç gündür kuşatma altındayız. Yoğun ateş nedeniyle kimse dışarı çıkamıyor, dışardan da kimse içeri kimse giremiyor, durum çok kötü." diye konuştu.
"İnsanların açlık ve susuzluktan ölmesinden korkuyoruz"
İsrail'in Gazze kentinin kuzeyinde uyguladığı sıkı abluka ve düzenlediği yoğun saldırılar nedeniyle okulda ve çevresinde ciddi su ve gıda sıkıntısı çekildiğini vurgulayan Neccar, yardımların da girişine izin verilmediğini, ulaşan yardımların çok sınırlı olduğunu söyledi.
Ailesine yemek bulmakta zorlandığını dile getiren Neccar, "İnsanların açlık ve susuzluktan ölmesinden korkuyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrası
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim'de kapsamlı saldırı düzenledi.
İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200'ü kadın olmak üzere, 18 bin 412 Filistinli öldü. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 113'ü karadan işgal sürecinde olmak üzere 442 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım'da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani ara"da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 282 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Lübnan'daki Hizbullah'ın sınır hattındaki çatışmalarında ise 23 Lübnanlı sivil, 100 Hizbullah mensubu ve 5 İsrailli sivil ile 6 İsrail askeri öldü.
Gazze'de silah zoruyla abluka altında yerinden edilen 1,9 milyon Filistinli, barınma, gıda, temiz su, ilaç ve sağlık hizmetlerinden yoksun şekilde yaşam mücadelesi veriyor.
