Hamas yöneticilerinden Abdurrahman Şedid, İsrailli bakan Ben-Gvir'in Harem-i İbrahim Camisi'ne baskın düzenlemesine tepki gösterdi.
Şedid, "Siyonist işgalci İsrail hükümetindeki aşırılık yanlısı Bakan Itamar Ben-Gvir'in El-Halil'deki Harem-i İbrahim Camisi'ne baskın düzenlemesi, İslam'ın mukaddesatına yönelik saldırıların daha da tehlikeli boyuta ulaştığını göstermektedir." ifadesini kullandı.
İsrailli liderlerin kışkırtmaları ve İslam'ın mukaddesatına yönelik ihlallerine dikkati çeken Şedid, bunun Filistin halkını ve kutsallarını hedef alan saldırıların çerçevesinde gerçekleştiğini ifade etti.
Şedid, İsrail'e karşı direnişin artırılması ve Filistin halkının topraklarının gasbedilme planlarının boşa çıkarılması çağrısında bulundu.
Hamas yöneticisi, "İşgalci İsrail makamları, hükümetin desteğiyle Yahudi bayramlarını ve özel günlerini saldırılarını artırmak ve yerleşim planlarını hayata geçirmek için kullanıyor." ifadelerine yer verdi.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te İslam'ın mukaddesatının korunmasının önemine değinen Şedid, direnişin sürdürülmesi, İsrail'in ve Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin suçlarına karşılık verilmesi gerektiğini belirtti.
Müslümanlar için en kutsal 4. Cami olan Harem-i İbrahim'e yönelik ihlaller
İşgal altındaki Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın çevresi olarak kabul edilen El Halil kentindeki Harem-i İbrahim Camisi, Mekke'deki Mescid-i Haram ve Medine'deki Mescid-i Nebevi ile Mescid-i Aksa'dan sonra en kutsal dördüncü cami kabul ediliyor.
Caminin altında yer alan mağarada Hazreti İbrahim ve eşinin kabirlerinin yanı sıra Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarları bulunuyor.
İsrail'in 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'nın El Halil kentinde bulunan cami, 25 Şubat 1994'te sabah namazını kılan Müslümanların üzerine ateş açan Baruch Goldstein adlı Yahudi fanatiğin eyleminden sonra kapatılmış ve yeniden açıldığında ise yarısından fazlası Yahudilere tahsis edilmiş şekilde ikiye bölünmüştü.
Tarihe "El Halil Camii (Harem-i İbrahim) Katliamı" olarak geçen saldırıda 29 Filistinli hayatını kaybetmiş, 150'den fazla kişi yaralanmıştı.
Caminin bölünmesinin ardından, Hazreti İshak ve eşinin bulunduğu kabirler Müslümanlara ayrılan kısımda kalmış, diğerleri ise Yahudilere ayrılan ve sinagoga çevrilen bölümlerde bırakılmıştı.
Bölünmüş kısımlar yılda onar gün karşılıklı olarak Müslüman ve Yahudi ziyaretçilere açılıyor. Buna göre, Yahudilerin dini bayramlarında cami olan kısım Yahudilere, Müslümanların dini bayramlarında da sinagog kısmı Müslümanlara tahsis ediliyor.