Rişk, Netanyahu’nun Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın ardından hayali bir zaferi sergilemek için umutsuz bir çaba içinde olduğunu belirterek, “Netanyahu ve onun suçlu savaş lordları, katliam ve soykırım yapmaktan başka hiçbir hedeflerine ulaşamadılar” dedi.
Netanyahu’nun yalanlarla dolu açıklamalar yaptığını vurgulayan Rişk, “Netanyahu, yalanlarla nefes alan bir savaş suçlusudur. İzleyicilerine, Amerikan yönetimine ve dünyaya sürekli yalan söylemektedir. Ancak artık kimseyi kandıramayan bu yalanlarla dolu açıklamaları, gerçekleri gizleyemez” diye konuştu.
Rişk, Netanyahu’nun bugün yaptığı açıklamalarla, esir takası anlaşmasını ve ateşkes mutabakatını bozanın bizzat kendisi olduğunu teyit ettiğini ifade etti. Direnişin elindeki tüm esirlerin derhal ailelerine dönebileceğini belirten Rişk, “Esirlerin dönüşünü geciktiren ve onların hayatlarından sorumlu olan kişi Netanyahu’dur. 2 Temmuz’da varılan mutabakata bağlılık konusunda yaşanacak her gecikme, daha fazla mahkûmun hayatını riske atmak anlamına gelecektir” dedi.
Netanyahu’nun direnişin elindeki esirlerin hayatlarından ve güvenliklerinden sorumlu olduğunu yineleyen Rişk, Hamas’ın, esirlerin güvenliği ve iyi muamele görmeleri konusunda endişeli olduğunu, ancak Netanyahu’nun bu konudaki duyarsızlığının esirlerin yaşamlarını tehlikeye soktuğunu belirtti. Rişk, Netanyahu’nun esirleri öldürmekte ısrar ettiğini ve onların durumunu görmezden geldiğini ifade etti.
Hamas yetkilisi, Netanyahu’nun savaşın ortasında takas anlaşmasını ve ateşkesi sabote ederek esirlerin güvenliğini tehlikeye attığını ve bunun uluslararası toplum tarafından da görülmesi gerektiğini söyledi. “Netanyahu’nun bu tutumu, sadece esirlerin değil, aynı zamanda Gazze’deki tüm sivillerin hayatını riske atmaktadır” diyen Rişk, uluslararası toplumu Netanyahu’nun bu tehlikeli politikalarını durdurmaya çağırdı.
