atışmaların sonucunda siviller arasında ölü ve yaralılar olurken, çok sayıda ev kısmen veya tamamen yıkıldı.

HDK, Sudan ordusuna ait bir MiG savaş uçağının Bahri şehrinde düşürüldüğünü ve bu uçağın ülkedeki savaşın Nisan ayı ortasında patlak vermesinden bu yana düşürüldüğü açıklanan altıncı uçak olduğu bildirildi. HDK tarafından yapılan açıklamada düşürülen uçağın pilotunun yakalandığı kaydedildi.

Görgü tanıkları, günün ilk saatlerinden itibaren Sudan Hava Kuvvetleri’nin, patlama sıklığının artmasıyla birlikte Omdurman şehri üzerinde yoğun bir şekilde uçmaya başladığını söyledi.

Tanıklar, HDK’nin, karargâhı kontrol etmek amacıyla Omdurman'daki Merkez Yedek Polis karargahına üç yönden hafif ve ağır silahlarla birlikte topçu bombardımanı kullanarak çok sayıda saldırı düzenlediğini, ancak ordunun onlara karşılık vererek geri çekilmeye zorladığını bildirdi.

Sudan ordusu resmi Facebook sayfasından yaptığı açıklamada, Özel Harekât Kuvvetleri'nin Omdurman'ı düşman güçlerinden temizleme çalışmaları sırasında HDK'ye ait muharebe araçlarını imha ettiğini ifade etti.

Ayrıca Sudan ordusunun HDK'nin İstihkam Birliği karargahını ağır toplarla bombaladığı ve çeşitli yönlerden kuşatma altına aldığı bildirildi.

HDK, el-Beşir’i kuşattı

Şarku'l Avsat'a konuşan kaynaklar, HDK’nin devrik Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir ve rejiminin üç üst düzey liderini kuşatma altında tuttuğunu bildirdi. Ordunun kontrolündeki Omdurman şehrinde Alia Askeri Hastanesi’nde kuşatılan bu üç isim, Bekri Hasan Salih, Rambo olarak bilinen Yusuf Abdulfettah ve Ahmed et-Tayyib el-Hancer.

Ülkede savaşın patlak vermesinden ve 30 Haziran 1989 darbesiyle ve göstericilerin öldürülmesine katılmakla suçlanan izole edilmiş rejimin birçok liderinin kaçmasından iki hafta sonra Sudan ordusu, Kuzey Hartum'daki Kober Merkez Hapishanesi’ni basarak adı geçen kişiler hakkındaki çekincelerini açıkladı.

Omdurman'da hava ve topçu bombardımanı

Yerel kaynaklar şunları söyledi: Omdurman'daki Ambada bölgesinin bazı mahalleleri, üst üste üçüncü gündür hava ve topçu bombardımanına ve ordu ile HDK arasında çatışmalara maruz kalıyor. Sonuç olarak, çok sayıda bölge sakini yaralandı ve çok sayıda ev yıkıldı.

Bölge sakinlerinden Ahmed Abdullah, “Durum çok zor ve her taraftan evlerin üzerine mermi yağıyor” dedi.

Abdullah, bölgede HDK üyelerinin bulunmasının, vatandaşların evlerini ordu uçaklarının düzenlediği hava saldırıları için hedef haline getirdiğini ve evlerin yıkılmasının mahalle sakinlerinin can kaybına neden olduğunu belirtti.

Bölgeye yönelik yoğun bombardıman ve çatışmaların vatandaşları evlerine kapanmaya  zorladığını, dükkanların kapatıldığını ve gıda maddelerinin bulunmadığına dikkat çeken Abdullah, “Birçok kişi bölgeyi terk etmek için ortamın sakinleşmesini ve çatışmaların durmasını bekliyor” dedi.

HDK, Sudan ordusuna ait bir uçağı düşürdü

HDK, resmi Facebook sayfasından yaptığı açıklamada, Bahri bölgesinde Sudan ordusuna ait bir MiG savaş uçağını düşürdüğünü bildirdi. Açıklamada “Ordu uçakları Omdurman'daki bir dizi yerleşim bölgesine saldırdı ve özellikle Umbada bölgesinde korkunç insan katliamları gerçekleştirdi. Sonuç olarak onlarca sivil öldü ve yaralandı” ifadeleri yer aldı.

Açıklamada, HDK’nin, paraşütle atlayan uçağın pilotunu yakaladığı belirtildi.

Uçaklarının düşmesini her zaman teknik arızalara bağlayan Sudan ordusu, söz konusu savaş uçağının HDK tarafından düşürüldüğünü doğrulayan veya reddeden bir açıklama yapmadı.

Son istatistiklere göre Sudan Hava Kuvvetleri'nin 46 savaş uçağı, 37 saldırı uçağı, 25 askeri kargo uçağı ve 12 eğitim uçağı olmak üzere toplam 191 askeri uçağı bulunuyor.

Savaşın patlak vermesinden bu yana Sudan ordusu, şehirlerdeki HDK unsurlarını hedef almak, ülkenin batısından asker ve silah ikmal yollarını kesmek için esas olarak savaş uçaklarına güveniyor.

Mezar sorunu

Sudan Kızılayı Genel Sekreter Vekili Berekat Faris, mezar sorununa ilişkin şunları söyledi: “Kızılay ekibinin yalnızca geçen hafta Hartum'da sevk ettiği ceset sayısı 102'ye ulaştı.”

Faris, dün (Salı) Arap Dünyası Haber Ajansı’na, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi'nin (ICRC) desteğiyle cesetleri toplayan ve uygun şekilde gömen bir ekipleri olduğunu söyledi.

Faris, “Hartum, Omdurman, Darfur ve el-Cuneyne gibi birçok şehirde faaliyet gösteren Kızılay ekibi, ulaşım için kullandığı araçların çalınması nedeniyle artık görevine devam edemiyor. Bu ekibe gerekli araçları sağlamak için elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz” dedi.

Faris, ceset taşıma işinin Kızılay gönüllülerinin karşılaştığı en önemli zorluklardan biri olduğuna işaret ederek, genellikle yardım, ilaç ve su dağıtımı ile uğraştıklarını kaydetti. Faris, “Cesetlerle uğraşmak özel bir eğitim gerektiriyor. Gömülmesi gereken cenazelerin çokluğu karşısında bu ekipte sayısal eksiklik sorunuyla da karşı karşıyayız” dedi.

Güvenlik meselesinin de ekip için büyük bir zorluk olduğunu ifade eden Faris, “Çünkü devam eden muharebelerde gönüllüler her zaman risk altındadır. Ayrıca, vatandaşların cesetlerinin nereye yığılıp morga götürüldüğünü veya gömüldüğünü bulmak için iletişimi kesintiye uğratmanın yanı sıra yağma ve vurulma riski de var” dedi.

Faris, “Defnedilmesi gereken cesetler bu görev için eğitilmiş ekibin standartlarına göre defnediliyor. Bu süreç rastgele gerçekleşmiyor ve ölen kişinin kimliğini gösteren herhangi bir bilgi olup olmadığını tespit etmeye çalışıyoruz. Ayrıca ailelerin bilgilendirilmesi için adli makamlarla da koordinasyon sağlanıyor” dedi.

En son Birleşmiş Milletler (BM) tahminleri, Sudan'daki çatışmanın yaklaşık üç milyon insanı yerinden ettiğini ve bunların 650 bininin komşu ülkelere kaçtığını gösteriyor.

Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışma Nisan ayı ortasında patlak verdi ve başkent, o zamandan beri ülkenin batısındaki Darfur bölgesinde etnik güdümlü başka bir çatışmanın patlak vermesiyle ülkeyi iç savaşa sürükleme tehdidinde bulunan günlük savaşlara tanık oluyor.

Çatışan iki taraf, en sonuncusu Suudi Arabistan-ABD himayesinde olmak üzere birden fazla ateşkes üzerinde anlaştı, ancak birbirlerini defalarca ateşkesi ihlal etmekle suçladılar.

Şarku'l Avsat