The Jerusalem Post gazetesinde, "Hizbullah ile topyekun savaş şimdi her zamankinden daha yakın" başlıklı bir yazı kaleme alındı.

Yazıda, gazeteye konuşan İsrailli kaynakların Hizbullah'a yönelik "büyük bir operasyonun" bu kez çok gerçekçi bir ihtimal olduğunu belirttiği aktarıldı.

Söz konusu kaynaklar, Hizbullah'a yönelik saldırının 4 ila 6 haftada gerçekleşmemesi durumunda 2025 yılı bahar ayına kadar bu çapta büyük bir saldırının yapılmasının imkansız ya da çok zor olabileceğini belirtti.

Ayrıca yazıda, İsrail'in kuzeyi için 7 Ekim 2023'ten bu yana en riskli döneme girildiği de vurgulandı.

25 Ağustos saldırılarının topyekun savaş kararı için dönüm noktası olduğu iddiası

Yazıda, İsrail’in bugüne kadar Hizbullah'la topyekun bir savaşa girmemesinin ana nedenleri arasında Hamas'ın Gazze'deki askeri varlığının tamamen ortadan kaldırılması hedefine odaklanılması olduğu belirtildi.

Filistinli gruplar, UCM'nin Netanyahu hakkındaki kararını memnuniyetle karşıladı Filistinli gruplar, UCM'nin Netanyahu hakkındaki kararını memnuniyetle karşıladı

Ayrıca yazıda, kamuoyu önündeki tehditkar sözlerine ve üslubuna rağmen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Hizbullah saldırıları karşısında yaşanabilecek kayıplardan çekindiği; bunun, topyekun savaşın bugüne kadar patlak vermemesinin gerekçelerinden biri olduğu öne sürüldü.

Diğer yandan, Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın Hamas'ın Refah'taki taburunun "yenilgiye uğratıldığını" ilan etmesi ve Hizbullah'ın 25 Ağustos'ta İsrail'i hedef alan saldırısının "başarılı bir şekilde" engellenmesinin topyekun savaş kararı için dönüm noktası olduğu belirtildi.

İsrail ordusunun Hizbullah'ın 25 Ağustos'taki saldırısı karşısında Lübnan'daki harekete karşı "büyük stratejik bir zafer kazandığı" ve bunun Netanyahu'ya "yeni bir güven duygusu" verdiği iddia edildi.

Yazıda, "(Netanyahu), Hizbullah'a karşı büyük bir operasyonu gerçekten de göze alabilirdi - hem de iç cephede beklediğinden çok daha az kayıpla." ifadesi kullanıldı.

İsrail ordusu ile Lübnan Hizbullahı 8 Ekim'den bu yana sınır hattında "kontrollü gerilim" seviyesinde çatışıyor. İsrail ordusu, 30 Temmuz'da Hizbullah'ın iki numarası olarak kabul edilen Fuad Şükür'ü Beyrut'a düzenlediği hava saldırısında öldürmüştü.

İsrail, 25 Ağustos sabahı Hizbullah'ın misillemeye hazırlandığı gerekçesiyle Lübnan'a "100 savaş uçağının katıldığını" açıkladığı şiddetli hava saldırısı düzenlemişti.

Lübnan Hizbullahı da hemen sonrasında başkent Tel Aviv'in yakınlarında Mossad ve İsrail askeri, siber istihbaratına ev sahipliği yapan Glilot isimli askeri üssü 300 Katyuşa ve 20 İHA ile hedef aldığını duyurmuştu. İsrail ordusu, Lübnan'ın saldırısının hava savunma sistemleri ve savaş uçaklarıyla önlendiğini savunmuştu.

İsrail'e ait hava savunma sisteminden ateşlenen füzenin İsrail donanmasına ait bir devriye botu yakınında patlaması sonucu bir İsrail askeri ölmüştü. İsrail ordusunun Lübnan'a gün boyunca devam eden saldırılarında 3 kişi hayatını kaybetmişti. Bu çatışma sınır hattında 8 Ekim'den bugüne devam eden askeri hareketliliğin en şiddetli hal aldığı gün olarak kayıtlara geçmişti.

Editör: Daily Ummah