Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler, İsrail ordusunun kendilerini sık sık silah zoruyla aradığını ve kimliklerini incelediğini, sebepsiz yere vurulma ihtimallerinin bulunduğunu belirtiyor.

Filistinlilere karşı "el tetikte" politikası izleyen İsrail ordusu, hiçbir tereddüt veya gerekçe göstermeden Filistinlilere ateş açabiliyor; onlarca kişinin ölümüne ve yaralanmasına yol açıyor.

Filistin Sağlık Bakanlığından 8 Nisan'da yapılan açıklamada, İsrail askerlerinin Selfit kentinin yakınlarında ateş açması sonucu Filistinli Emane Yakub'un (30) yaşamını yitirdiği belirtildi.

İsrail ordusu, Filistinli kadının "bıçaklı saldırı girişiminde bulunduğunu" iddia etti.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail askerleri Selfit'in batısındaki Haris beldesi yakınlarındaki kontrol noktasında bir kadına gerçek mermiyle ateş açtı. İsrail askerlerinin sağlık ekiplerinin söz konusu kadına ulaşmasını da engellediği aktarıldı.

Söz konusu kontrol noktası, İsrail askerlerinin Batı Şeria’daki Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin bölgede ulaşımlarını güvenli şekilde sağlaması için konuşlandıkları bir nokta. Bu kavşakta genellikle üç ayrı noktada en az ikişer İsrail askeri nöbet tutuyor.

Askerler, buradan geçen Filistinli araçları sürekli gözetim altında tutuyor. İsrail askerleri 7 Ekim 2023’ten bu yana, hiçbir Filistinlinin bu noktadan yaya olarak geçmesine izin vermiyor.

Kontrol noktasından geçen Filistinli sürücüler, İsrail askerleri tarafından silah tehdidi altında arandıklarını ve çoğu zaman kötü muameleye maruz kaldıklarını aktardı.

“Bu tür eylemler, Filistinli sivilleri korkutma politikasının bir parçası"

Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Komitesi'nin Halkla İlişkiler Müdürü Abdullah Ebu Rahme, Emane adlı kadının öldürülmesinin “hukuk dışı bir infaz” olduğunu belirterek, kadının olay yerinden geçerken hiçbir tehdit oluşturmamasına rağmen kendisine ateş açıldığını ifade etti.

İsrail'in kadının "bıçaklı saldırı girişiminde" bulunduğu yönündeki iddiasını da reddeden Ebu Rahme, “Bu tür eylemler, Filistinli sivilleri korkutma ve yıldırma politikasının bir parçasıdır. İsrail işgal güçleri, Filistinlilere karşı sürekli olarak ‘tetikte parmak’ politikasını uyguluyor." dedi.

Ebu Rahme, "İsrail ordusu, tehdit oluşturduğunu zannettiği herhangi bir Filistinliye doğrudan ve düşünmeden ateş açıyor. İsrail işgali açısından, karşısındaki Filistinlinin hiçbir değeri yok. Bu da işgal devletinin siyasi ve güvenlik yönetimlerinden verilen emirlerden, askeri ve hukuki korumadan ve cezasızlıktan kaynaklanıyor." ifadelerini kullandı.

Cezasızlığın Filistinlilere yönelik ihlallerin sürdürülmesine ve artmasına teşvik olduğunu vurgulayan Ebu Rahme, şunları kaydetti:

"Eğer İsrail askeri bir hayvana ateş etse; olay belgelenir, takip edilir ve asker cezalandırılırdı. Ancak bir Filistinliyi öldürdüğünde hiçbir hesap sorulmuyor."

"İsrail Filistinlilerin hayatına değer vermiyor"

Kudüs Araştırmaları Merkezi Müdürü Ahmed Refik Avad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Batı Şeria’da yaşananlar, İsrail’in Gazze Şeridi’nde izlediği yöntemle aynı. İsrail, Batı Şeria’nın bazı bölgelerini ilhak edebilmek için Filistin yönetimini zayıflatmak, mülteci kamplarını yok etmek ve demografik varlığı sonlandırmak üzere çalışıyor. Askerlere ise öldürme talimatı veriliyor." dedi.

Avad, "İsrail ordusunun savaş doktrini değişti, artık öldürmek sahadaki günlük bir davranış haline geldi. Filistinliler, hesap sorulmayacak, hafife alınabilecek bir hedef olarak görülüyor. Herhangi bir soruşturmada, hatalar cezalandırılmadan göz ardı ediliyor." diye konuştu.

İsrail askerlerine yönelik yapılan soruşturmaların, sadece "uluslararası hukuktan kaçmak ve dünya kamuoyunun gözünü boyamak" için yapıldığını vurgulayan Avad, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İsrail ordusu, kontrol noktalarında faaliyet gösteriyor, kasabalara, evlere baskın düzenleyerek ciddi tahribatlar veriyor. Bu da, Filistinlileri göçe zorlamayı amaçlayan büyük bir planın parçası. İsrail, Filistinlilerin yaşamlarını cehenneme çeviriyor, onların hayatına zerre değer vermiyor."