Bir ayı aşkın süredir kuşatma altında tutulan Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesinde bulunan Kemal Advan Hastanesi'nin çevresi sık sık İsrail ordusu tarafından bombalanıyor.

İsrail'in tüm bu saldırı ve kısıtlamalarına karşı uluslararası toplumun sessizliği sürerken, hastanedeki hasta ve yaralılar her türlü imkandan yoksun halde hayatta kalmaya çalışıyor.

Ayağına platin takılması gerek ama hastanede ağrı kesici dahi bulunmuyor

AA muhabirine konuşan adını açıklamak istemeyen 30 yaşındaki bir Filistinli, ağır yaralı olduğunu, ayağına platin takılması gerektiğini ancak Gazze’nin kuzeyinde platin bulunmadığını söyledi.

"(Yaralandıktan sonra) Beni eşek arabasıyla hastaneye getirdiler ancak burada ne ilk yardım ne de sağlık hizmeti var." diyen Filistinli, hastanede sağlık takibi yapacak veya hizmet verecek doktorun da bulunmadığını dile getirdi.

Filistinli genç, İsrail'in kısıtlamaları nedeniyle ağrılarının şiddetini hafifletecek ağrı kesici dahi bulamadığını ve ıstırabının çok büyük olduğunu dile getirdi.

İsrail, Gazze’nin kuzeyine ambulans erişimini bile engelliyor

Kemal Advan Hastanesi Müdürü Husam Ebu Safiyye, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde soykırımın başladığı günden bu yana her geçen gün durumun daha da kötüleştiğini söyledi.

"Sağlık sistemi hâlâ felaket durumda. Biz asgari düzeyde hizmet verebiliyoruz." diyen Ebu Safiyye, genel olarak Gazze'nin kuzeyindeki ve özellikle de Kemal Advan Hastanesi'ndeki tıbbi olanakların yetersizliğine vurgu yaptı.

İsrail'in, cerrahi uzmanlık gerektiren tıbbi heyetlerin Gazze’nin kuzeyine gelmesine izin vermediğini aktaran Ebu Safiyye, hava ve topçu saldırıları nedeniyle her gün onlarca Filistinlinin öldürüldüğü tam anlamıyla bir katliamın yaşandığı bu bölgeye ambulans erişiminin de engellendiğini vurguladı.

Enkaz altından gelen "imdat" çağrıları karşısında yaşanan çaresizlik

Gazze Şeridi'nin kuzeyinde 5 Ekim’den bu yana yaşananları "çok kanlı" olarak nitelendiren Ebu Safiyye, "Burada yaşananlar, çok acı verici ve yürek parçalayıcı." dedi.

Enkaz altında kalan kadın ve çocuklardan “imdat” çağrıları aldıklarını ancak onlara herhangi bir yardım ve destek sağlayamadıklarını dile getiren Ebu Safiyye, "İmdat çağrılarının ertesi günü enkaz altından bu çağrılar gelmemeye başlıyor ve hayatta kalanların da şehit olduğunu, evlerinin mezara döndüğünü anlıyoruz." dedi.

Yanıt alamayacaklarını bildikleri halde dünyaya "yardım çağrıları göndermekten" duyulan üzüntü

Ebu Safiyye, en büyük talihsizliğin ise yanıt alamayacaklarını bildikleri halde dünyaya "yardım çağrıları göndermeye" devam etmeleri olduğunu söyledi.

"Yardım çağrılarına cevap yok. İnsanlık iddiasında bulunanların hiçbiri Gazze'nin kuzeyine uygulanan kuşatmayı kıramıyor." diyen Ebu Safiyye, yaralıların taşınması ve hayatlarının kurtarılması için Gazze'nin kuzeyindeki kuşatmanın kırılması, bölgeye yardım, tıbbi malzeme ve ambulansların girişine izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

Filistinli yaralı, hastanede yiyecek bir şey bulmakta bile zorlandıklarını söyledi

Adının paylaşılmasını istemeyen Filistinli bir diğer yaralı ise yiyecek bir şey bulmakta zorlandıklarını dile getirdi

Hastanede bulanan ve hizmet vermeye çalışan gönüllülerin sağlık personeli olmadığını, böyle bir bilgilerinin de bulunmadığını kaydeden Filistinli, hastanenin içinde bulunduğu zor duruma dikkati çekti.

Söz konusu Filistinli, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölgelerin, gıda dahil her türlü yaşamsal ihtiyaçtan yoksun olduğunu vurguladı.

Gazze'nin kuzeyinde İsrail'in neden olduğu kıtlık "korkunç" boyutta

İsrail'in 5 Ekim'den bu yana yoğun kuşatma ve saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, gıda ve içme suyu dahil her türlü yardım girişinin engellenmesi nedeniyle büyük bir kıtlık yaşanıyor.

İsrail, son bir ayda 1800'den fazla Filistinlinin öldürüldüğü, 100 binden fazla Filistinlinin sürüldüğü Gazze'nin kuzeyine uluslararası kuruluşların gönderdiği insani ve tıbbi yardımların girişine izin vermiyor.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) Kıdemli İletişim Görevlisi Louise Wateridge, 12 Kasım'da yaptığı açıklamada, İsrail'in kuşatması altında bulunan Gazze'nin kuzeyine BM'nin erişiminin engellendiğini ve 1 aydan uzun süredir UNRWA'dan hiçbir yetkilinin bu bölgeye ulaşamadığını kaydetti.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 13 Kasım'da yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'nin kuzeyine daha önce planlanan insani yardım sevkiyatlarını yine engellediğini belirtti.

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi de geçen hafta yaptığı açıklamayla, İsrail'in kuşatma ve saldırılarının yanı sıra açlık ve susuzluk nedeniyle ölümlerin yaşandığı Gazze Şeridi'nin kuzeyini ”felaket bölgesi” ilan etti.

İsrail ordusu, yardım girişini engellerken Gazze Şeridi'nin kuzeyinde mevcut altyapıyı, su kuyularını ve hastaneleri bilinçli şekilde hedef alarak bölgeyi yaşanmaz hale getirdi.

BM: Gazze'de yardım konvoyları yağmalandı BM: Gazze'de yardım konvoyları yağmalandı

Filistinliler, İsrail'in, Gazze Şeridi'nin kuzeyini bombardıman, aç bırakma ve zorla yerinden etme yöntemleriyle işgal ederek burayı tampon bölge haline getirmek istediğini belirtiyor.

Editör: Mücahit Talha Altın