İsrail ile varılan ateşkes anlaşması sonrası açıklamada yapan Mikati, "Hükümetimizin BMGK'nin 1701 sayılı kararını tüm hükümleriyle uygulama, Lübnan ordusunun ülkenin güneyindeki varlığını güçlendirme ve BM Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL) ile işbirliği yapma konularındaki kararlığını teyit ediyoruz." dedi.

Mikati, İsrail'e ateşkes anlaşmasına bağlı kalma, Lübnan'ın güneyinde işgal ettiği bölgelerden çekilme ve 1701 sayılı kararı uygulama çağrısı yaptı.

İslami Cihad Hareketi'nden ateşkes sonrası Hizbullah'a destek açıklaması İslami Cihad Hareketi'nden ateşkes sonrası Hizbullah'a destek açıklaması

Lübnan'ın güneyinde güvenlik otoritesinin Lübnan ordusu olduğunu vurgulayan Mikati, İsrail'in "arkasına saklandığı bahanelerin boşa çıktığını" ifade etti.

Mikati, dünya ülkeleri ile uluslararası kuruluşlara sorumluluklarını üstlenme çağrısında bulunarak, Lübnan'ın "yıkılanları yeniden inşa etmek ve devlet kurumlarının güçlendirilmesi için uzun bir yolculuğa" başladığını belirtti.

Lübnan ordusunun öncülüğünde devlet otoritesinin tüm ülkede hakim olması konusunda umutlu olduğunu belirten Mikati, Lübnan'ın güneyinde de silahlı kuvvetlerin varlığını güçlendireceğine vurgu yaptı.

Lübnan ile İsrail arasında varılan ateşkes antlaşması yerel saatle 04.00 (TSİ 05.00) itibarıyla yürürlüğe girmişti.

BMGK'nin 1701 sayılı kararı

BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararı, İsrail'in Mavi Hattı'nın gerisine çekilmesini ve bu hatla Lübnan'daki Litani Nehri arasındaki bölgenin silahsızlandırılmasını, burada sadece Lübnan ordusu ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü'ne (UNIFIL) ait silah ve askeri araç-gerecin bulundurulmasını öngörüyor.

Ancak Lübnan'ın güneyindeki Litani Nehri ve İsrail ile sınır olarak belirlenen Mavi Hat arasındaki neredeyse tüm bölgeler, 2000 yılından bu yana Hizbullah'ın güçlü askeri nüfuzu altında bulunuyor.

Editör: Daily Ummah