ABD merkezli düşünce kuruluşu Atlantic Council'in başkent Washington'daki stüdyosunda düzenlenen panele katılan Şukri, İsrail'in Gazze'ye saldırılarının sonuçları, Mısır'ın bölgedeki rolü ve diğer zorluklar hakkında konuştu.
Şukri, "Çatışmanın doğası, dünyanın en yoğun nüfuslu bölgesi olan Gazze'nin sivil nüfusu üzerindeki etkisi açısından benzeri görülmemiş düzeyde insani acılara yol açmıştır." ifadesini kullandı.
Bölgede 7 Ekim'de başlayan çatışmalar sonrasında Mısır'ın "rehinelere arabuluculuk, insani çabalar ve güvenlik sorunları" ile ilgili üstlendiği role değinen Şukri, İsrail'in saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilerin 3'te birinin çocuk ve kadınlardan oluştuğunu söyledi.
Gelişmelerin Mısır açısından sonuçlarına değinen Samih Şukri, bu dönemde turizm gelirleri başta olmak üzere ekonomik kayba uğradıklarını, radikalleşme tehditlerinin de arttığını dile getirdi.
İsrail ile Hamas arasında 6. kez çatışma yaşandığını belirten Şukri, Mısır'ın son süreçte her iki taraf için de kolaylaştırıcı rol üstlendiğini ifade etti.
Şukri, "Bu, son 15 yıldır devam eden, zaman zaman gerilimli bir ilişki ama hiçbir zaman bu kadar olmamıştı." diye konuştu.
Gazze halkının Sina bölgesine sürülmesi fikrine tepki gösterdi
Mısır Dışişleri Bakanı, 7 Ekim sonrasında Gazze'deki Filistinlileri Sina bölgesine sürmeye yönelik İsrail tarafından yapılan açıklamaların "kesinlikle kabul edilemez" olduğunu söyledi.
Şukri, "Bu çatışmanın başlangıcında, niyetin Gazze halkını Sina'ya sürmek olduğuna dair resmi açıklamalar vardı. Bu kesinlikle kabul edilemez. Çünkü daha önce de söylediğim gibi bu, uluslararası insancıl hukukun ihlalidir." dedi.
Bu fikrin aynı zamanda "4 milyondan fazla Filistinlinin kendi devletine sahip olma arzusunu da ortadan kaldırma çabası" olduğunu kaydeden Şukri, İsrail'in bu söylemini daha sonra yüksek sesle dile getirmekten vazgeçtiğini vurguladı.
Samih Şukri, İsrail'in Filistinlileri Gazze'nin kuzeyinden güneyine göçe zorlanması ve sonrasında güney bölgesine saldırılara devam etmesinin "oldukça insanlık dışı koşullara yol açtığını" belirtti.
Şukri, ayrıca Hamas'ın 7 Ekim saldırısı hakkında Mısır'ın İsrail'e bilgi verip vermediği konusunda, "Her zaman bir tehdit ve olasılık vardı." demekle yetindi.
Olayla ilgili "spesifik" bir bilgisinin olmadığını söyleyen Şukri, Mısır'ın "İsrail ile sürekli görüşmelerde bulunduğunu" ve bölgedeki çatışmanın çözümlenmesinin önemini vurguladığını aktardı.