Mısır Dışişleri Bakanlığı, yaptığı yazılı açıklamayla, Smotrich'i, "şekil ve içerik açısından utanç verici ve kabul edilemez olan" söz konusu açıklamalarından ötürü kınadı.
Söz konusu açıklamaların, uluslararası insancıl hukukun ve işgalci güç olan İsrail'in işgal altındaki Filistin halkının emniyetini ve temel hayati ihtiyaçlarını karşılamasını öngören 4'üncü Cenevre Sözleşmesinin ihlali olduğu ifade edildi.
Bu türden sorumsuz açıklamaların, Gazze halkına karşı kabul edilemez bir kışkırtma ve Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) geçici tedbir kararlarını uygulama sorumluluğundan kaçma olduğu kaydedildi.
Uluslararası hukukun temelde, bu tür insanlık onuruyla bağdaşmayan eylemleri önlemek amacıyla onlarca yıl içinde oluştuğuna dikkat çekilirken, sivillerin karşılaştığı trajedilere son verilmesi ve savaşlarda asgari hukuki ve ahlaki kıstasların korunması için uluslararası çaba gösterilmesi gerektiği vurgulandı.
"Gazze Şeridi'ne insani yardımlar engellenmeli"
Smotrich, "Israel Hayom" adlı yayın kuruluşu tarafından 5 Ağustos'ta düzenlenen bir konferansta, Gazze Şeridi'nde 2 milyon sivilin açlıktan ölmesi pahasına bölgeye insani yardım ulaştırılmasını engellemenin "haklı ve ahlaki" olduğuna inandığını ima etmişti.
İsrail'in yoğun saldırıları ve insani yardımları engellemesi nedeniyle aylardır açlık ve kıtlık çeken Gazzelilerin tamamının ölmesinin "meşru" olduğunu ima eden Smotrich, "Mevcut küresel gerçeklikte bir savaşı yönetemeyiz. Rehinelerimiz geri dönene kadar, haklı ve ahlaki olsa bile, kimse 2 milyon sivilin açlıktan ölmesine izin vermez." ifadelerini kullanmıştı.
Bakan Smotrich, uluslararası toplumun bölgeye insani yardım ulaştırılmasını engellemeye izin vermeyeceğini söyleyerek, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını sürdürebilmek için uluslararası meşruiyete ihtiyacı olduğunu dile getirmişti.
İsrail'in Gazze Şeridi'nin tamamını kontrol altına alması gerektiğini savunan aşırı sağcı Bakan, Gazze'nin tamamında kontrolü sağlamanın hedeflenmesi gerektiğini ifade etmişti.