Hafta başında, İsrail polisinden gösterilerde Gazze'de öldürülen Filistinli çocukların fotoğraflarını taşımamaları uyarısı aldıklarını duyuran "Birlikte Duruyoruz", bu engellemelere karşı Tel Aviv'deki reklam panolarına Filistinli çocukların fotoğraflarını yerleştirmek için kampanya başlattı.
Yapılan bağışlarla reklam panolarını kiralayan oluşumun kampanyası, İsrail'de büyük ilgi gördü.
Tel Aviv'deki reklam panoları İsrail bombardımanlarının kurbanı olan Filistinli çocukların fotoğraflarıyla donatılırken "Birlikte Duruyoruz", 24 Nisan Perşembe kentin Habima Meydanı'nda çocukların fotoğraflarının taşındığı ve binlerce kişinin katıldığı bir gösteri düzenledi.
İsrailli ve Filistinli aktivistlerden oluşan STK'nın direktörleri Alon-Lee Green ve Roula Daoud, AA muhabirine, kampanyaları ve İsrail'in Gazze'de yaşananları gizleme çabalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"Filistinli çocuklarla ilgili internette bir şeyler yazdığınız için tutuklanabilirsiniz"
İsrailli aktivist Green, İsrail işgalini, savaşı ve ölümleri sona erdirerek eşitlik ve barışı sağlamak amacıyla faaliyet gösterdiklerini aktardı.
Green, İsrail'de demokratik özgürlüklerin uzun süredir gerilediğini ve bunun Gazze'ye yönelik saldırıların başlamasından itibaren hızlandığını belirterek 18 aydır İsrail polisinin gösteri yapmalarına izin vermediğini kaydetti.
"İsrail vatandaşı bir Filistinliyseniz, sadece Gazze'deki Filistinli çocuklarla ilgili internette bir şeyler yazdığınız için tutuklanabilirsiniz." diyen Green, bu hafta gösteri için İsrail polisinden izin almaya gittiklerinde Gazze'de İsrail saldırılarında öldürülen Filistinli çocukların fotoğraflarının taşınmaması ve "soykırım" gibi bazı kelimelerin kullanılmaması uyarısının yapıldığını ifade etti.
Green, bu uyarıya "Boyun eğmeyeceğiz, pes etmeyeceğiz ve susturulmayacağız." şeklinde cevap verdiklerini aktardı.
"Halk mücadelesi haline getirdik"
İsrail polisinin bu uyarısını kamuoyuna duyurduklarını belirten Green, bununla da yetinmeyerek Tel Aviv'deki tüm otobüs duraklarının reklam panolarına ve şehrin diğer yerlerine Gazze'de İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli çocukların fotoğraflarını yerleştirmek için proje başlattıklarını söyledi.
İsrailli aktivist, şöyle devam etti:
"Bunu halk mücadelesi haline getirdik. Halkı bu mücadeleye destek vermeye çağırdık ve binlerce vatandaş Gazze'de bombalarımızla öldürülen Filistinli çocukların fotoğraflarının yer aldığı reklam panolarının yerleştirilmesi için bağışta bulundu. Üzerlerine Gazze'de bombalarımız nedeniyle 18 bin çocuğun öldüğünü yazdık."
Savaşı reddettiklerinin ve bunun sadece Gazze'deki çocuklar için değil tüm Filistin halkı için verilen bir mücadele olduğunun altını çizen Green, bunun aynı zamanda İsrail toplumunun ruhu için de verilen bir mücadele olduğunu kaydetti.
"Bir gerçeklik var, bu gerçeklikte 18 bin çocuk öldü, bombalarımızla öldürüldü"
Green, "Gazze'de bizim tarafımızdan yapılanlara, Gazze'deki yıkıma ve ölüm haberlerine İsrail'de maruz kalmanın çok zor olduğu bir sır değil. Savaş başladığından bu yana Gazze'yi Filistinlilerin gözünden görmek pek alışıldık bir şey değil." ifadelerini kullandı.
İsrail'in Gazze'de yaşananlara ilişkin "sansür uyguladığını ve bir susturma eylemi" gerçekleştirdiğine dikkati çeken Green, İsrail'de giderek daha fazla insanın buna karşı harekete geçtiğini belirterek "Bir gerçeklik var, bu gerçeklikte 18 bin çocuk öldü, bombalarımızla öldürüldü. Bu gerçeğin gözlerinin içine bakmalıyız." değerlendirmesinde bulundu.
Green, savaşın Gazze'deki Filistinlilerin hayatını yok etmenin yanında İsrailli esirleri de geri getirmeyeceğini kaydederek "Bu bize asla güvenlik getirmeyecek. Çocuk bedenleri üzerine güvenlik inşa edemezsiniz." diye konuştu.
İsrail'in Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) soykırımla yargılandığı davaya işaret eden Green şu ifadeleri kullandı:
"Uluslararası mahkeme bu konuda ne derse desin, yaşananları görmek ve bunun durması gerektiğini söylemek yeterince korkunç.
Uluslararası mahkeme bunun bir soykırım olmadığını söylese bile, beni burada, buna karşı mücadele ederken bulacaksınız."
"İsrail polisinin ifade özgürlüğünü yasaklamak gibi bir derdi var"
İsrail vatandaşı Filistinli aktivist Daoud, "İsrail polisinin ifade özgürlüğünü yasaklamak gibi bir derdi var. Savaşın başından beri, Gazze'de yaşananları, Gazze'deki acıyı dile getiren protestocular pek çok sorun yaşadılar." dedi.
Daoud, İsrail'in daha ileri giderek Gazze'de İsrail bombardımanında hayatını kaybeden Filistinli çocukların fotoğraflarının taşınmasını da yasaklamaya kalktığına dikkati çekti.
İsrail'de Gazze'de yaşananlara ilişkin büyük bir sansür uygulandığını vurgulayan Daoud şunları söyledi:
"İsrail medyası olup bitenler hakkında konuştuğunda, insanlara sanki olup bitenler sadece Hamas yüzünden oluyormuş gibi aktarıyor.
İsrail'deki sosyal medya ve ana akım medya sadece İsrail'deki insanlara odaklanıyor. Gazze'den hiçbir şey göstermiyorlar."
Daoud, bu noktada sosyal medyanın önemine dikkati çekerek savaşa geri dönmeyi reddeden İsrailli askerlerin varlığına işaret etti.
İsrail'in Gazze'yi işgal etmesine karşı çıktığını belirten Daoud, uluslararası kamuoyuna şöyle seslendi:
"İnsanlar güvenlik istiyor. Diplomatlar olarak, yurt dışından gelen insanlar olarak sizden istediğimiz şey, kırmızı çizgileri olmayan hükümetimize ölümleri durdurması, Gazze'yi bombalamayı bırakması için baskı yapmanız, çünkü askeri bir çözüm yok.
Gerçek bir barışın sağlandığı, işgalin sona erdiği ve Filistin devletinin kurulduğu siyasi bir çözüme ihtiyacımız var."
Daoud, Netanyahu hükümetinin Gazze'yi işgal etme, toprakları gasbederek yeni Yahudi yerleşimleri kurma ve 2,2 milyon Filistinliyi başka ülkelere göndermeyi istediğini vurgulayarak "Bu onların Mesiyanik düşüncesi." diye konuştu.
Daha fazla insanın saldırıları durdurma talebine destek vermesi için çalıştıklarını dile getiren Daoud, bir siyasi baskı oluşturmaya başladıklarını ve bunun sonucu olarak gösterilere binlerce kişinin katıldığını ifade etti.





